Altın Madeni

Keşif-Kazı Mühendislik-İnşa-Madencilik ve İşleme-Arıtma-Geri Kazanma

Keşif: Kaşifler binlerce yıldır altın aramaktadırlar. Altın ilk kez nehir ve dere yataklarında bulunmuştur.1848’de California’daki büyük altına hücum hareketinden hafızalarda kalan, gözü pek altın arayıcılarının zaman zaman bellerine kadar suyun içindeki araştırmalarıdır. Bugün bile bazı altın arayıcıları hala uzak bölgelerde çabalamaktadır. Altın hala bu yöntemle bulunabilir. Nehir yataklarındaki altına alüvyon altın denir. Fakat yıllar geçtikçe, çoğu altın yüzeye daha yakın yerlerde bulunmuştur. Bugün dünyanın büyüyen ihtiyaçlarını karşılamak için altın madencilikte çıkarılmak zorundadır. Altın kayaların damarlarında, bazen de yerin binlerce metre altında bulunmaktadır. Orada olduğunu nasıl bileceğiz? Madenin nerede olduğunu nasıl bileceğiz? Bugün altın keşfi geçmiştekinden daha farklı. Bu işlem en son teknolojiyi gerektirir. Bazen uzay istasyonlarında alınan dünyanın kızıl ötesi fotoğraflarıyla işe başlanır. Amerikan Jeolojik Araştırma, altın bulunabileceği muhtemel dünya yüzeyindeki farklı bölgeleri araştıran uzman jeologlar için bu tip haritaları çıkarmıştır. Bu bölgelerin yakın çekim hava fotoğrafları alınır ve dikkatlice analiz edilir. Neticede kazı ekipmanları en vaat veren bölgeye gönderilir.

Kazı ve Mühendislik: Delme işlemi için kullanılan aletler kayada altın olup olmadığını, hangi derinlikte olduğunu, kalitesini ve sınıfını öğrenebilmek için kayadan örnekler alırlar. Örnekler, laboratuvarda kimyasal analize tabi tutulurlar. Kazma işlemi, tabakanın büyüklüğünü, derinlik ve kalitesini belirlemeye yardımcı olmak için bölgenin birçok yerinde tekrarlanır. Bu yolla bölgenin haritası çıkarıldıktan sonra, maden mühendisleri, altın madeninin değerinin, onu çıkarma ve işletmek için gerekli maliyetten fazla olup olmadığını araştırırlar. Daha sonra bu bölge için en iyi maden türünün nasıl olacağına karar verirler. Altın tabakasının derinlik, çevresindeki arazi, ulaşma ve çıkarma esnasındaki potansiyel zorluklar, suyun mevcudiyeti, bina ve yolların nereye konacağı ve son yıllarda büyük önem taşıyan doğal hayat ve çevreye etkisi gibi birçok konuyu hesaba katmak durumundadır. Maden mühendisleri, araştırmacılar, çevrebilimciler ve devlet görevlileriyle yakın temas halinde çalışırlar. Eğer altın tabakası, yüzeyden çok derinde değilse mühendisler genellikle açık bir maden ocağı tasarlar. Tabaka daha derinse, bir yeraltı madeni oluşturabilirler. Altının bulunması ve çıkarılması arasındaki süre 5 yıl kadar olabilir. Bu planlama ve işleme aşaması, ilk ons altın çıkarılmadan önce, yüz milyonlarca dolar gerektirebilecek kadar pahalı bir iştir.

Madencilik ve İşleme

  1. Maden ocağı tasarlandıktan ve inşa edildikten sonra, patlama oluşturmak için delikler açılır ve cevherden alınan örnekler metalürjik karakterlerini ve sınıflarını belirlemek için incelenir. Kırılan kaya, verimlilik tiplerine göre işaretlenir.
  2. Metalürjik bileşimine dayanılarak, raportör, kamyon operatörlerine, maden cevherini doğru işleme bölgesine taşıması için emir verir.
  • Düşük kalite cevher, kabaca iri parçalar halinde kırılır. Bu parçalar dikkatli bir şekilde sıralanır. Sonra yığının üst yüzeyinden inceltilmiş siyanür solüsyonu dökülür. Solüsyon yığının içine süzülür ve siyanür altını eritir. İçinde erimiş altın bulunan solüsyon daha sonra toplanır.
  • Yüksek kalitede cevher, toz haline getirildiği ezici bir makineye taşınır. Metalürjik özelliklerine dayanılarak, cevher 3 geri kazanma evresinden biri ile işlenir.
  1. Okside olmuş cevher, siyanür vasıtasıyla eritilir.
  2. Karbon içeren kırılmış cevher, içindeki kükürt ve karbonun yanması için, 1000 fahrenhayt ‘ten fazla bir ısıya tabi tutulur.
  3. Karbon içermeyen kırılmış cevher, oksitlenir. Bu yolla altın kükürt minerallerinden arındırılmış olur.
  4. İşlenmiş, yüksek kalite cevher, siyanürle işleme tabi tutulur. Daha sonra altın bu solüsyondan emilir. Geri kalan siyanür, yeniden kullanılır hale getirilir.
  5. Karbon yüklü altın, bir kaba konur. Burada altın kimyasal olarak karbondan sıyrılır. Arta kalan karbon da tekrar kullanılmak üzere geri kazanılır.
  6. Altın, elektrolize edilerek ya da kimyasal yer değiştirme vasıtasıyla solüsyondan ayrıştırılır.
  7. Saf olmayan altın, %90’a varan altın içeren kalıplar halinde eritilir. Kalıplar daha sonra, 0,999.9 saf haline dönüşeceği dış rafineriye gönderilir.

Arıtma

Arıtma, altını diğer metallerden ayırma ve temizleme işidir. Rafineriye giden altın ya geri kazanılacak bir hurda ya da cevherden külçe haline gelecek değişim işlemin son sahnesindedir.

Son arıtma işlemi normalde 2 adımdan oluşur;

İlk önce ham altın eritilir. Eriyen metalin içinde klor, kabarcıklar halinde yükselir. Altının içindeki diğer metaller kloride dönüşür ve yüzeye çıkarlar. Bu işten %99,5 oranında saf altın üretilir. Altın, daha sonra pozitif elektrot içine dökülür. Pozitif elektrotlar, bir elektrolitik hücreye yerleştirilir. Akımın geçmesiyle %99,99 oranında saf altın negatif elektrotta toplanır. Çoğu altın ürünleri ve alaşımları için, başlangıç materyalleri olarak %99,99 oranında altın gereklidir.

Geri Kazanma

Her madenin belli bir ömrü vardır. Birkaç yıldan sonra mevcut altının büyük bir kısmı çıkarıldığında o maden tükenmiş sayılır. Eski zamanlarda, tükenmiş madenler öylece terk edilirlerdi. Ancak bugün durum değişmiştir. Sıkı çevresel ve madencilik standartları, üzerinde maden çıkarılan bölgenin yeniden verimli hale getirilmesi ya da kendi doğal konumuna mümkün olduğunca uygun restore edilmesini öngörür. Geri kazanma için detaylı planlar daha maden kurma izni alma aşamasında devlet yetkililerine bildirir. Gelişimler çevre bilimciler ve mühendisler tarafından sürekli izlenir. Madenin çalıştırıldığı süre boyunca da doğal yaşamını ve özellikle soyu tükenmekte olan türleri korumak üzere sıkı ölçümler yapılır. Islak olanlar ve diğer doğal kaynaklar tamamen korum altına alınır ve madencilik çalışmasının bitmesinden az önce geri kazanma ile ilgili çalışmalarda başlar. Toprağın düzeltilmesi, bitki ve ağaçların dikilmesi… gibi.

Araziyi yeniden kazanma, günümüz madenciliğinin, o kadar önemli bir parçası haline gelmiştir ki, işlem bittiğinde o arazi üzerinde bir maden bulunduğunun anlaşılması neredeyse imkansızdır. Hatta bazı araziler bu işlemden sonra eskisinden çok daha güzel görünmektedir. Geri kazanma, altın madenciliğinin en son aşamasıdır